Gelin olmanın ötesinde, bir mahallenin geleceğine yön veren bir lider olmayı başaran Gülseren Yılmaz, kendi memleketinde muhtar olarak geçirdiği üç dönemle tüm Türkiye’ye ilham veriyor. Genç yaşında hayata attığı bu adım, sadece ailesinin değil, mahalle sakinlerinin de takdirini topladı. Hangi zorluklarla karşılaştı? Hedefleri neler? İşte Gülseren Yılmaz’ın muhtarlık serüveni ve geldiği nokta!
Gülseren Yılmaz, 2018 yılında evlendiğinde ilk olarak mahalle muhtarlığı için aday olma fikrini düşündü. Kendisi, çocukluğundan beri sürekli olarak toplumsal hizmetlere ilgi duymuş ve insanlara yardımcı olmayı öncelik olarak benimsemişti. Kendi mahalle halkının da belirli sorunlarını gözlemleyince, muhtar olmanın en iyi çözüm olacağını fark etti. İlk seçimde, genç yaşına ve yenilikçi projelerine rağmen mahalle halkı ona güvenerek destek verdi ve muhtar oldu. Bu, Gülseren’in sadece bir aday değil, aynı zamanda bir öncü olduğunu gösteren bir anekdot oldu.
Muhtarlık süreci boyunca birçok projeye imza atan Gülseren Yılmaz, özellikle kadınların istihdamı ve gençlerin eğitimine yönelik çalışmalar yaptı. Mahalledeki kadın girişimcilerin desteklenmesi ve gençlerin meslek edinmesi amacıyla çeşitli atölye çalışmaları düzenledi. Bu projeler, yalnızca mahalle halkının sosyal ve ekonomik durumunu iyileştirmekle kalmadı, aynı zamanda kadınların sosyal hayata daha fazla katılım göstermesine de katkıda bulundu.
Gülseren, yaptığı projelerle ve etkinliklerle mahalle içerisinde birlik ve beraberliği sağlamayı başardı. Her yaştan bireyler için açık alanda sosyal etkinlikler, kurslar ve seminerler düzenleyerek toplumsal bilinci artırdı. “Mahallemizin geleceği için hep birlikte çalışmalıyız” prensibiyle hareket eden Yılmaz, muhtarlık döneminde köyün tarihinde oldukça önemli bir yere sahip oldu.
Üç dönemi aşkın süre zarfında, Gülseren Yılmaz’ın muhtarlıkta elde ettiği başarılara tüm mahalle halkı tanıklık etti. Kadınların haklarını savunması, gençlerin potansiyelini açığa çıkarması büyük bir takdir topladı. Gülseren, “Muhtar olmak demek yalnızca bir yönetici olmak değil, bir toplumun kalbinde yaşamak ve insanlarla iç içe olmaktır” diyerek bu görevi nasıl benimsediğini de özetliyor.
Sonuç olarak, Gülseren Yılmaz’ın hikayesi, genç yaşta lider olmanın ve topluma hizmet etmenin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İlerleyen dönemlerde de aktivizmini sürdüreceği ve mahalledeki yenilikçi projeleriyle katkıda bulunmaya devam edeceği bekleniyor. Onun azmi, tutkusuyla sadece bir muhtar olmakla kalmayıp, birçok gencin de ilham kaynağı oldu. Gülseren Yılmaz ile birlikte yürüdüğü bu yolda, mahalle halkı ve özellikle genç nesil için umut dolu bir gelecek hedefleniyor.